GSM’de Parazit Gerekliliği ve Taşıyıcı-Müdahale Oranı

GSM’de Girişim ve Taşıyıcı Girişim Oranı Gereksinimi

GSM parazit kısıtlamalı bir sistemdir. Parazit koruma oranı olarak da adlandırılan taşıyıcı-parazit oranı (C/I), tüm faydalı sinyallerin tüm işe yaramaz sinyallere oranını ifade eder.

GSM sisteminde bu oran, düzensiz yer şekli, çevredeki saçıcıların farklı şekli, tipi ve sayısı, antenin farklı tipi, yönü ve yüksekliği ile girişim kaynağının farklı sayısı ve yoğunluğu nedeniyle MS’nin anlık konumu ve zamanı ile ilgilidir. , vesaire.

ci in gsm

Genellikle girişim sinyali aşağıdaki üç tür kaynaktan gelir:

1. Sistem gecikme ekolayzırının dışında kalan yararlı sinyalin çok yollu sinyal girişimi

2. Yararlı frekansın frekansının yeniden kullanımından kaynaklanan ortak kanal ve bitişik frekans girişimi

3. Dışarıdan gelen diğer sinyal parazitleri (radar istasyonu, yasa dışı ortak kanal ekipmanı, çevreden gelen gürültü vb.)

Hava arayüzünün sinyal demodülasyon gereksinimine göre GSM, ortak kanal ve bitişik frekans koruma oranının aşağıdaki gereksinimlere uyması gerektiğini belirtir:

Ortak kanal taşıyıcı-parazit oranı: C/I≥9dB; mühendislikte 3dB payı ekleyin, yani C/I≥12dB;

C/I, farklı hücrelerin aynı frekansı kullanması durumunda diğer hücrelerin servis hücresine müdahalesini ifade eder. Bir anlamda mutlaka bu frekans taşıyıcısına düşen tüm gereksiz sinyallerin elektromanyetik dalga enerjisi de dikkate alınmalıdır.

Bitişik frekans bastırma oranı: C/A≥-9dB; mühendislikte 3dB payı ekleyin, yani C/A≥-6dB;

C/A, frekansın yeniden kullanım koşulu altında servis hücresi etrafındaki (taşıyıcı ofseti 200KHz) tüm bitişik sinyallerden servis hücresi kanalına olan girişimi ifade eder.

Taşıyıcı ofseti 400KHz altında taşıyıcı-parazit oranı gereksinimi: C/2A≥-41dB.

Kategoriler GSM

GSM için Ağ Renk Kodu NCC

NCC, BSIC’in bir parçasıdır. MS bunu farklı GSM PLMN’ye ait olan bitişik BTS’leri ayırt etmek için kullanır.
NCC, 0 ile 7 arasında değişen 3 bitten oluşur.

NCC ve BCC birlikte, her hücrenin senkron kanalında iletilen baz istasyonu kimlik kodunu (BSIC) oluşturur.

Çoğu durumda, farklı GSM PLMN’leri birçok durumda aynı kapsama alanına sahiptir ancak bunların ağ planlaması birbirinden bağımsızdır. Bitişik BTS’lerin farklı BSIC’lere sahip olmasını sağlamak için genellikle bitişik GSM PLMN’nin farklı NCC’yi seçmesi düzenlenir.

Aynı BCCH frekansına sahip bitişik veya yakın hücrelerin farklı BSIC’ye sahip olması gerekir. Sınır alanlarındaki hücrelerin konfigürasyonuna özel dikkat gösterilmelidir.

Kategoriler GSM

GSM’de Cell Identity CI Nedir?

GSM’de Cell Identity (CI) Nedir?

Bugün sana GSM’deki Cell Identity (CI) kavramını açıklayacağım. Aslında bu, GSM ağlarında her hücrenin benzersiz bir şekilde tanımlanması için kullanılan bir numaradır. Eğer bir cep telefonu, bir baz istasyonu ile iletişim kuruyorsa, bu baz istasyonunun hangi hücreye ait olduğunu anlamak çok önemlidir. İşte burada CI devreye giriyor. CI, her hücrenin bir tür kimliğidir ve bu kimlik sayesinde her hücre benzersiz bir şekilde tanımlanır.

Bu kimlik numarasının önemini şu şekilde düşünebilirsin: Herhangi bir yerel baz istasyonu bir radyo frekansı üzerinden sinyal gönderiyor. Bu sinyalin hangi hücreye ait olduğunu bilmek, ağın doğru bir şekilde veri iletimini yapabilmesi için gereklidir. CI, bu sinyali takip ederek her hücreyi diğerlerinden ayırır. Yani, her hücre kendine özgü bir kimlik taşır ve bu kimlik, o hücreye yapılan bağlantıları ve yönlendirmeleri yönetir.

CI Neden Önemlidir?

  • Her hücrenin ağda benzersiz olarak tanımlanmasını sağlar.
  • Telefonun doğru hücreye yönlendirilmesini ve doğru sinyalin alınmasını mümkün kılar.
  • Mobil cihazlar arasında kesintisiz iletişim için gereklidir.

CI numarası, GSM ağlarının doğru çalışmasını sağlayan temel unsurlardan biridir. Mesela, bir kullanıcı bir hücreden başka bir hücreye geçiş yaptığında (handover), yeni hücrenin kimliği yani CI, bu geçişin doğru şekilde yapılmasını sağlar. Bu, bağlantı kalitesinin korunmasına yardımcı olur.

CI ve Handover

CI’nin aslında “handover” işlemiyle doğrudan bir ilgisi vardır. Bir mobil cihaz, bir hücreden başka bir hücreye geçiş yaparken, eski hücreden yeni hücreye doğru yönlendirme yapılırken, CI bu geçişin doğru bir şekilde gerçekleşmesini sağlar. Yani, cihazın eski hücreden yeni hücreye geçişini doğru yönetebilmesi için CI numarasının doğru tanımlanmış olması gerekir.

Aslında, bu kadar karmaşık sistemlerin nasıl çalıştığını anlamak biraz daha kolaylaştı. GSM ağlarında mobil cihazların bağlantısının sürekliliği, Cell Identity gibi çok önemli unsurlara dayanır. Gelecek yazılarda, hücrelerin arasındaki geçişleri daha detaylı bir şekilde ele alacağım. Bu yazı ile birlikte, GSM’in arka planındaki önemli yapıyı anlamış oldun.

Kategoriler GSM

BSIC nedir ve GSM’de kullanımı

BSIC nedir ve GSM'de kullanımı

BSIC Nedir ve GSM’deki Kullanımı

Bugün, GSM sistemlerinde önemli bir kavram olan BSIC’yi (Base Station Identity Code) anlamanızı sağlayacağım. GSM ağında, her baz istasyonunun kendine ait bir kimlik numarası vardır. Bu kimlik numarası, BSIC ile belirlenir. BSIC, mobil cihazların doğru baz istasyonunu tanıyıp ona bağlanmasını sağlar, yani ağda karışıklığı önler. Her baz istasyonunun kendine özgü bir BSIC kodu vardır, bu kodlar istasyonlar arasında çakışmaz ve her cihaz doğru istasyonu bulabilir.

GSM’deki her baz istasyonunun aynı frekansı kullandığını düşünün, ama her biri farklı bir kimlik numarasına sahiptir. BSIC, işte bu kimlik numarasını temsil eder. BSIC kodu sayesinde mobil cihaz, hangi baz istasyonunun sinyalini alması gerektiğini bilir. Bu, ağdaki verimliliği artırır ve mobil cihazların doğru bir şekilde bağlantı kurmasını sağlar.

BSIC’nin Kullanım Alanları

  • Mobil cihazların doğru baz istasyonunu tanıyıp bağlantı kurmasını sağlar.
  • Birden fazla baz istasyonunun aynı frekansı kullanmasını ve sinyallerin çakışmamasını sağlar.
  • Mobil cihazlar, doğru istasyonla haberleşmeye başlar, bu da daha stabil bağlantılar oluşturur.

BSIC’nin kullanımı, GSM ağlarının doğru ve kesintisiz çalışabilmesi için gereklidir. Her mobil cihaz, baz istasyonunun sinyali ile karşılaştığında BSIC kodunu kontrol eder. Eğer doğru BSIC kodunu alıyorsa, cihaz bu baz istasyonuna bağlanır. Aksi takdirde, cihaz bağlantıyı reddeder ve farklı bir baz istasyonu arar.

BSIC’nin Yapısı ve Kodu

BSIC Yapısı Açıklama
8-bitlik Kod BSIC, 8-bitlik bir sayıdan oluşur ve bu sayı, baz istasyonunun kimliğini tanımlar.
Hücresel Yapı Her hücre, kendi BSIC kodu ile tanımlanır, böylece cihazlar hangi hücreye ait olduklarını bilir.

BSIC hakkında daha fazla bilgi edinmişken, bu kodun GSM’deki görevini ve nasıl çalıştığını anlamış oluyorsunuz. Daha önce bahsettiğimiz frekans planlamasıyla da doğrudan ilişkili olan bu kod, verimli bir ağ yönetimi ve stabil bir iletişim için kritik bir rol oynar. Örneğin, hücresel ağda bir baz istasyonu geçişi yapıldığında BSIC kodları bu geçişi sorunsuz hale getirir.

Yani, BSIC sayesinde, GSM ağındaki baz istasyonları arasındaki sinyallerin çakışmasını engellemiş oluyorsunuz. Bu, mobil cihazların kesintisiz bir şekilde bağlantı kurabilmesini sağlayan temel unsurdur.

Kategoriler GSM

GSM’de LAC Kullanımı Nedir?

GSM'de LAC Kullanımı Nedir?

LAC Nedir ve GSM’de Ne İşe Yarar?

Bugün sana GSM’de LAC (Location Area Code) nedir ve nasıl çalıştığını anlatacağım. Bildiğin gibi, GSM ağında her mobil cihazın bir hücresel ağda gezinmesi için belirli bir bölgeye ihtiyacı vardır. İşte LAC, bu bölgenin kodudur. LAC, belirli bir coğrafi alandaki hücresel baz istasyonlarını tanımlar ve bu, cihazın hangi alanda olduğunu belirlemek için kullanılır.

Bu, cihazın yerini net bir şekilde tanımlamak ve doğru bağlantıyı sağlamak için kritik bir unsurdur. Örneğin, senin telefonun bir LAC içinde olduğunda, ağ sana daha iyi hizmet verebilir ve cihazını doğru şekilde yönlendirebilir. Bu, mobil cihazların baz istasyonlarına bağlanırken ağda sürekli olarak kaybolmalarını engeller.

LAC Neden Gereklidir?

  • GSM ağındaki her cihazın hangi bölgeden sinyal aldığını belirler.
  • Konum tabanlı hizmetlerin doğru çalışmasını sağlar.
  • Mobil cihazlar arasında yönlendirmeleri (handover) ve gezintiyi düzgün yapar.

LAC, aslında her mobil kullanıcıyı tanımlamak için kullanılan bir “harita işareti” gibidir. Örneğin, bir kullanıcının bulunduğu LAC, ağın o kullanıcının sinyalini hangi baz istasyonlarından alacağını bilmesini sağlar. Bu, hem telefon görüşmelerinin düzgün yapılmasını hem de veri hizmetlerinin doğru yönlendirilmesini sağlar. LAC’ın önemli olduğu bir diğer konu ise mobil cihazın baz istasyonları arasında geçiş yaparken (handover) sinyal kaybını engellemesidir. Bu, aynı zamanda cihazların bataryalarını daha verimli kullanmalarına yardımcı olur.

LAC ve Handover

Aslında, LAC’ın handover (geçiş) işlemleri ile çok ilgisi vardır. Handover sırasında cihaz bir baz istasyonundan diğerine geçerken, ağ cihazın hangi LAC’de olduğunu bilerek geçişi sorunsuz yapar. Bu sayede telefon görüşmeleri kesilmez ve internet bağlantısı devam eder. LAC olmadan bu tür geçişler oldukça karmaşık hale gelebilir, çünkü cihazın konumunun belirlenmesi zorlaşır.

Yani, LAC yalnızca bir alanı tanımlamakla kalmaz, aynı zamanda ağın verimli çalışmasını sağlamak için temel bir rol oynar. Şimdiye kadar öğrendiğimiz gibi, bu küçük kod, büyük bir ağın doğru şekilde işlemesi için önemli bir rol oynar ve her GSM cihazının mobil yaşamını destekler. Bu yüzden GSM’de her LAC, ağın karmaşık yönlendirme süreçlerinin düzgün işlemesine olanak tanır.

Kategoriler GSM

GSM için MNC ve MM nedir?

GSM İçin MNC ve MCC Nedir?

Mobil haberleşme sistemlerinde, abonelerin kimliklendirilmesi ve operatörlerin belirlenmesi için çeşitli kodlar kullanılır. Bu kodlar arasında MCC (Mobile Country Code) ve MNC (Mobile Network Code), hücresel ağların küresel olarak tanımlanmasını sağlayan kritik bileşenlerdir. GSM, UMTS, LTE ve 5G gibi mobil ağ teknolojilerinde kullanılan bu kodlar, cihazların doğru şebekeye bağlanmasını ve dolaşım hizmetlerini sorunsuz bir şekilde kullanmasını sağlar.

MCC (Mobile Country Code) – Mobil Ülke Kodu

MCC, her ülkeye özel olarak tahsis edilen üç haneli bir sayıdır ve mobil ağ operatörlerinin coğrafi olarak hangi ülkeye ait olduğunu belirler. MCC kodları, Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) tarafından belirlenir ve küresel düzeyde yönetilir.

MCC’nin Temel Özellikleri

  • Üç Hanelidir: MCC kodu her zaman üç basamaktan oluşur (örneğin Türkiye için 286).
  • Her Ülke İçin Özeldir: Aynı ülke içinde birden fazla operatör olabilir ancak MCC kodu ülkeye özgüdür.
  • Uluslararası Standartlara Bağlıdır: ITU tarafından belirlenen MCC kodları, tüm dünyada ortak olarak kullanılır.

MCC’nin Kullanım Alanları

  • Mobil ağ operatörlerinin uluslararası kimliklendirilmesi
  • Uluslararası dolaşım (roaming) hizmetlerinin yönetimi
  • Mobil cihazların doğru şebekeye bağlanmasını sağlamak

Örnek MCC Kodları

Ülke MCC Kodu
Türkiye 286
Amerika Birleşik Devletleri 310 – 316
Almanya 262
Fransa 208

MNC (Mobile Network Code) – Mobil Şebeke Kodu

MNC, belirli bir ülke içindeki mobil operatörleri ayırt etmek için kullanılan iki veya üç haneli bir koddur. MNC, MCC ile birlikte kullanılarak bir mobil operatörün global olarak tanımlanmasını sağlar.

MNC’nin Temel Özellikleri

  • İki veya Üç Hanelidir: MNC, bazı ülkelerde iki, bazılarında üç basamaklı olabilir (örneğin, Türkiye’de 01, 02, 03 gibi).
  • Ülke İçindeki Operatörleri Tanımlar: Aynı MCC koduna sahip farklı operatörleri ayırt etmek için kullanılır.
  • Mobil Kimlik Numarasının (IMSI) Parçasıdır: MNC, bir mobil abonenin IMSI numarasının bir parçasını oluşturur.

MNC’nin Kullanım Alanları

  • Mobil operatörlerin belirlenmesi
  • Şebeke seçimi ve dolaşım (roaming) yönetimi
  • Mobil cihazların hangi operatöre ait olduğunu anlamak

Örnek MNC Kodları

Ülke Operatör MNC Kodu
Türkiye Turkcell 01
Türkiye Vodafone 02
Türkiye Türk Telekom 03
Almanya Telekom Deutschland 01
Amerika Birleşik Devletleri AT&T 410

MCC ve MNC Birlikte Nasıl Kullanılır?

MCC ve MNC kodları, mobil ağ kimliklendirmesinde birlikte kullanılır ve mobil abonelerin benzersiz olarak tanımlanmasını sağlar. Bu iki kod birleşerek, PLMN (Public Land Mobile Network) ID yani Kamu Kara Mobil Şebeke Kimliği adı verilen özel bir kimlik oluşturur.

PLMN ID (Kamu Kara Mobil Şebeke Kimliği)

  • MCC + MNC’den oluşur: Örneğin, Türkiye’deki Turkcell operatörüne ait PLMN ID 28601 olarak belirlenir.
  • Mobil cihazlar, bağlanacağı ağı belirlemek için bu kodu kullanır.
  • Dolaşım sırasında hangi ağların kullanılacağını belirler.

Örnek PLMN ID’leri

Ülke Operatör PLMN ID
Türkiye Turkcell 28601
Türkiye Vodafone 28602
Türkiye Türk Telekom 28603
Almanya Telekom Deutschland 26201
ABD AT&T 310410

MCC ve MNC kodları, GSM, UMTS, LTE ve 5G gibi mobil haberleşme sistemlerinde operatörlerin ve ülkelerin tanımlanmasını sağlayan temel kimliklendirme bileşenleridir. MCC, mobil operatörün bulunduğu ülkeyi belirlerken, MNC ise o ülke içindeki operatörleri tanımlamak için kullanılır. Bu kodlar, uluslararası dolaşım hizmetlerinin sorunsuz çalışmasını sağlamakta ve mobil cihazların doğru ağa bağlanmasına yardımcı olmaktadır.

Mobil ağ teknolojilerinin gelişimiyle birlikte MCC ve MNC kodları, eSIM gibi yeni teknolojilerle daha da önem kazanmaktadır. Günümüzde, cihazların farklı operatörler arasında otomatik olarak geçiş yapabilmesi için MCC ve MNC kodları kritik bir rol oynamaktadır.

Kategoriler GSM

GSM’de Zamanlama İlerlemesi

GSM’de Zamanlama İlerlemesi

Radyo arayüzünde iletim gecikmesi kaçınılmazdır. Mobil istasyon bir çağrı sırasında baz istasyonundan uzaklaşırsa, mesafe ne kadar uzaksa gecikme de o kadar fazla olur. Yukarı bağlantı aynıdır.

TA in GSM

Gecikme çok yüksekse, belirli bir mobil istasyondan gelen sinyalin ve baz istasyonu tarafından başka bir mobil istasyondan alınan bir sonraki sinyalin zaman dilimleri birbiriyle örtüşecek ve böylece kodlar arası girişime neden olacaktır.

Bunu önlemek için çağrı sırasında mobil istasyondan baz istasyonuna gönderilen ölçüm raporu bir gecikme değeri taşır. Ayrıca baz istasyonu, çağrının geldiği zamanı izlemeli ve mobil istasyona ileri iletim zamanını bildirmek için her 480 ms’de bir aşağı bağlantı kanalı aracılığıyla mobil istasyona bir talimat göndermelidir. Bu süre, 0~63 (0~233μs) arasında değişen TA’dır (zamanlama ilerlemesi). TA değeri GSM sisteminin zamanlama ilerleme kodu 0~63bit ile sınırlıdır. Dolayısıyla GSM’in maksimum kapsama mesafesi 35km’dir. Hesaplaması aşağıdaki gibidir:

1/2*3,7 μs /bit*63bit*c=35km

{Formülde 3,7μs /bit, bit başına süredir (156/577); 63bit, zaman ayarının maksimum bit sayısıdır; c ışık hızıdır (sinyalin iletim hızı); ve ½ sinyalin gidiş-dönüş yolculuğunu belirtir.}

Yukarıdaki açıklamaya göre 1bitlik periyoda karşılık gelen mesafe 554m’dir. Çok yollu yayılımdan ve MS senkronizasyon hassasiyetinden etkilenen TA hatası yaklaşık 3 bit’e (1,6 km) kadar ulaşabilir.

MS boş moddayken, MS içindeki zaman dizisi SCH kanalı aracılığıyla ayarlanabilir. Ancak mobil istasyon baz istasyonundan ne kadar uzakta olduğunu bilmiyor. MS ile baz istasyonu arasındaki mesafe 30km ise MS’in zaman dizisi baz istasyonununkinden 100μs daha yavaş olacaktır.

Cep telefonu ilk RACH sinyalini gönderdiğinde, bu zaten 100μs sonradır. Çünkü hala 100μs’lik bir iletim gecikmesi daha var, sinyal baz istasyonuna ulaştığında toplam gecikme 200μs’dir. Sinyalin, baz istasyonu etrafındaki bitişik zaman diliminin darbesiyle çarpışması çok olasıdır. Bu nedenle RACH ve diğer bazı kanal erişim darbeleri diğer darbelerden daha kısa olacaktır. MS ancak baz istasyonundan zaman dizisi ayarlama sinyalini (TA) aldıktan sonra normal uzunlukta darbeler gönderebilir. Bu durumda MS’nin sinyalleri 200μs önceden göndermesi gerekir.

Kategoriler GSM

GSM’de Ağ Kimliği Parametresi CGI Nedir?

GSM'de Ağ Kimliği Parametresi CGI Nedir?

GSM’de Ağ Kimlik Parametresi CGI Nedir?

Bugün, GSM’de ağ kimlik parametresi olan CGI’yi anlamamız gerekiyor. Aslında, GSM sistemindeki her baz istasyonu bir kimlik numarasına sahiptir ve bu numara, baz istasyonunun bulunduğu bölgeyi tanımlar. CGI (Cell Global Identity) adı verilen bu kimlik, ağın doğru bir şekilde kullanıcıyı yönlendirmesine ve takip etmesine olanak tanır. Bunu anlaman gerektiğini düşünüyorum çünkü bu parametre, cihazlar arasında doğru iletişimin sağlanmasında kritik bir rol oynar.

CGI, her hücrenin benzersiz bir kimliğidir ve bu kimlik sayesinde telefon, hangi hücrede olduğunu anlayabilir. Bu, kullanıcıların ellerindeki cihazların doğru şekilde yönlendirilmesini sağlar. Örneğin, sen bir bölgede telefonla konuşurken, telefon ağ üzerinden o hücrenin kimliğini kullanarak sinyali iletir. Bu, GSM şebekesinin bir hücreden diğerine geçiş yapmasını sağlarken daima doğru hücreyi tanımasını mümkün kılar.

CGI’nin İçeriği Nedir?

  • Mobil ağda her hücrenin kendine ait bir kimlik numarası vardır.
  • Bu kimlik, hücrenin coğrafi konumuna göre belirlenir.
  • CGI, hücre kimliğini, PLMN (Public Land Mobile Network) kodunu ve LAC (Location Area Code) bilgisini içerir.

Bu parametre sayesinde ağ, mobil cihazın hangi hücreye bağlı olduğunu anlar. Yani bir telefon görüşmesi yaparken ya da interneti kullanırken, ağ cihazını doğru hücreye yönlendirir ve sinyali oradan alır. Eğer geçmişte hücredeki sinyal gücünden bahsettiysem, CGI’nin bu konuda nasıl yardımcı olduğunu görmek daha kolay olacaktır. Her hücreye özel kimlik, doğru geçişlerin sağlanmasında önemli bir faktördür.

CGI Yapısı

Parametre Açıklama
PLMN Kodu Hücrenin ait olduğu mobil ağın tanımlayıcısı.
LAC (Location Area Code) Bir coğrafi alanı tanımlar, aynı bölgede birden fazla hücre olabilir.
CI (Cell Identity) Hücrenin benzersiz kimliği. Her hücrenin kendine özgü bir CI numarası vardır.

Bir önceki yazılarımda bahsettiğim gibi, GSM şebekesindeki geçiş ve hücre bağlantılarında CGI, mobil cihazların doğru hücreye geçiş yapmasını sağlar. Yani, ağ kullanıcıyı her zaman doğru hücreye yönlendirir ve iletişimin devamlılığını sağlar. Bu parametre, özellikle hücreler arası geçiş ve roaming işlemlerinde önemli bir rol oynar. Detaylı olarak, CGI’nin işlevselliğini daha derinlemesine ele alacağız.

Sonuç olarak, GSM’deki her hücreye atanmış olan CGI, ağın doğru çalışabilmesi için olmazsa olmaz bir parametredir. Bu kimlik sayesinde cihazın bağlı olduğu hücre doğru bir şekilde tespit edilir ve böylece tüm iletişim süreçleri düzgün bir şekilde işler.

Kategoriler GSM

GSM’de Ses Sinyali İşleme Nasıl Yapılır

GSM’de Ses Sinyali İşleme Nasıl Yapılır

Radyo kanalı kablolu kanaldan oldukça farklıdır. Birincisi, radyo kanalının kendine özgü bir zaman değiştirme özelliği vardır. Radyo kanalı havaya maruz kaldığından havadaki parazitlere karşı savunmasızdır. Sinyal çeşitli girişimlerden, çok yollu sönümlemeden ve gölge sönümlemeden etkilenir, dolayısıyla hata bit oranı oldukça yüksektir.

Voice Signal Processing

Yukarıda belirtilen sorunları çözmek için bir dizi ileri ve geri (yukarı bağlantı ve aşağı bağlantı) iletim teknikleri uygulanır. Orijinal abone verileri veya sinyalleşme verileri, radyo dalgaları tarafından taşınmadan önce dönüştürülür. İletimin diğer ucunda ise ters dönüşüm yapılacak.

Bu, verici sinyale gerekli korumayı sağlayabilir. Dönüşüm yöntemleri kabaca kanal kodlama/kod çözme, serpiştirme/serpiştirmeden çıkarma, çoğuşma biçimlendirme, şifreleme/şifre çözme ve modülasyon/demodülasyonu içerir.

Ses için, analogdan dijitale dönüştürücüden geçmek aslında 8KHz hızında bir örnekleme işlemidir, niceliklendirmeden sonra her 125μs 13bit kod akışı içerir; daha sonra konuşma kodlaması her 20 ms’de bir segment olarak gerçekleştirilir ve kod iletim hızı 13 Kbit/s’ye düşürülür; bu, kanal kodlamasından sonra 22,8 Kbit/s olur; daha sonra ses, kod serpiştirme, şifreleme ve patlama biçimlendirmesinden sonra 33,8 kbit/s hızında bir kod akışı haline gelir ve son olarak iletilir. Terminaldeki işlemler yukarıdaki prosedürlerin tam tersidir.

GSM’de Ses Sinyali İşleme – Özet

GSM’de ses sinyali işleme, mobil iletişim teknolojisinin temel bir yönüdür. Yüksek kaliteli gösterimi sağlamak için standart 13 bit PCM tekniği kullanılarak analog ses sinyallerinin Analogdan Dijitale Dönüştürme (ADC) yoluyla dijital formata dönüştürülmesiyle başlar. Bir sonraki adım, Düzenli Darbe Uyarımı – Uzun Süreli Tahmin (RPE-LTP) algoritmasını kullanarak dijital ses sinyalini sıkıştıran konuşma kodlamasını içerir. Bu sıkıştırma, bant genişliğini ve ağ kaynaklarını verimli bir şekilde korur.

Kanal kodlaması, özellikle Evrişimli Kodlama, dijital ses sinyalini iletim hatalarına karşı daha dayanıklı hale getirerek hatasız iletişim sağlamak için kullanılır. Daha sonra, Gauss Minimum Kaydırma Anahtarlaması (GMSK) kullanılarak yapılan modülasyon, dijital sinyali iletim için radyo dalgalarına dönüştürür, spektral verimliliği optimize eder ve paraziti en aza indirir.

Alıcı uçta, orijinal ses sinyalini yeniden oluşturmak için sinyal demodüle edilir, kanalın kodu çözülür ve konuşmanın kodu çözülür. Bu kapsamlı ses sinyali işleme sistemi, GSM’deki sesli çağrıların netliğini ve güvenilirliğini sağlayarak onu dünya çapında mobil iletişimin temel taşı haline getiriyor.

Kategoriler GSM

GSM’de Um Arayüzünün Hiyerarşik Yapısı

İlk katman L1 olarak işaretlenen ve en alt katman olan fiziksel katmandır. Bu katman, bit akışının iletiminde ihtiyaç duyulan radyo bağlantısını sağlar. GSM sisteminin radyo erişim yeteneğini tanımlar ve trafik kanalı ve kontrol kanalı da dahil olmak üzere üst katmanın bilgi iletimi için en temel radyo kanalını (mantıksal kanal) sağlar.

Um Interface

L2 olarak işaretlenen ikinci katman, veri bağlantısı katmanlarıdır ve orta katmandır. LAPDm protokolünü uygular. Bu katman çeşitli veri aktarım yapılarını içerir. Mobil istasyon ile baz istasyonu arasında kurulan güvenilir özel veri bağlantılarını sağlayacak şekilde veri iletimini kontrol eder. LAPDm protokolü, ISDN’deki D kanal bağlantı erişim protokolünü (LAPD) temel alır. LAPDm için radyo iletimi ve kontrol özellikleri Um arayüzündeki sinyal iletimine uygundur.

Üçüncü katman L3 olarak işaretlenen ve en üst katman olan ağ uygulama katmanıdır. Hizmetlerin kontrolü ve yönetimi için çeşitli mesaj ve program türlerini içerir. Yani bu katmanda mobil istasyona ve sistem kontrol süreçlerine ait spesifik mesajlar farklı protokollere paketlenir ve mantıksal kanallara eşlenir.

L3 üç alt katman içerir: Radyo Kaynakları yönetimi (RR), Mobilite Yönetimi (MM) ve İletişim Yönetimi (CM). Bunlar Um arayüzü aracılığıyla iletilen mesajların ana içerikleridir. CM alt katmanı üç ana bölümden oluşur: CC (çağrı kontrol hizmeti), SS (ek hizmet) ve SMS (kısa mesaj hizmeti).

Kategoriler GSM